top of page

Vita-MAM C Vitamini Efervesan Tablet Nedir? Ne işe yarar ?

Güncelleme tarihi: 6 Eki 2022

Vita-MAM C Efervesan Tablet Fitcare İlaç Kozmetik tarafından, TÜBİTAK MARMARA Teknoloji Geliştirme Bölgesinde bulunan Ar-Ge Merkezinde formülasyonu geliştirilen suda eriyebilen bir gıda takviyesidir. İçeriğinde yer alan 1000 mg Askorbik Asit( C Vitamini), 10 mg Çinko, 10 mcg D Vitamin, 2 mg Koenzim Q10 ve 2 mg Panax ginseng ile bağışıklığınıza takviye olarak oldukça güçlü bir içeriğe sahiptir.

C Vitamini Nedir?

Aynı zamanda askorbik asit olarak bilinen C vitamini, insan vücudunun, kan damarları, kıkırdakları, kasları ve kemiklerde bulunan kollajen proteini oluşturmak için ihtiyaç duyduğu bir vitamin türüdür.

C vitamini dokuların oluşturulmasının yanı sıra vücudunun çeşitli yaralanmalardan sonra iyileşme süreci için büyük bir öneme sahiptir. Askorbik asit bir monosakkarit türüdür ve hemen bütün canlı dokularında bulunur.


C vitamini, serbest radikaller olarak adlandırılan zararlı moleküllerin yanı sıra toksik kimyasallar ve sigara dumanı gibi kirleticilerden kaynaklanan hasara karşı vücudu koruyabilen birkaç antioksidandan biridir.

Vücutta oluşan kanser, kalp hastalığı ve artrit gibi sağlık sorunlarının gelişmesine katkıda bulunacağı için normal diyetle düzenli ve yeterli C vitamini alınması bu durumların önlenmesine yardımcı olur.

Fazla C vitamini normal şartlar altında vücuttan doğrudan atılır ve depolanmaz. Bu nedenle normal şartlarda vücutta aşırı doz C vitamini birikmesi konusunda endişelenmeye gerek yoktur.

Ancak her şart altında vücuda bir anda yüksek dozlarda C vitamini yüklenmesinden kaynaklanacak mide yanması, mide bulantısı, baş ağrısı, mide krampları ve diyare gibi olumsuz etkilerden kaçınmak için günde 2.000 miligramlık güvenli üst sınırı aşmamak önemlidir. Bu güvenli üst sınırın aşılması aynı zamanda böbrek taşı riskini artırabilir.

C Vitamininin Yararları Nelerdir?

İnsan vücudu doğal olarak kendiliğinden C vitamini üretmediği için beslenme aracılığıyla doğal kaynaklardan vücuda almak gereklidir. C vitamini vücudun besinlerden aldığı demirin sindirim sistemi tarafından emilmesine ve daha sonra kullanmak üzere depolanmasına yardımcı olur.

Uzmanlar, C vitamininin en güvenli ve vücut için en faydalı besinlerden biri olduğunu ifade etmektedirler. C vitamininin faydaları arasında bağışıklık sistemini güçlendirmek, kardiyovasküler hastalıklara, doğum öncesi sağlık sorunlarına, göz hastalıklarına ve hatta cilt kırışıklıklarına karşı koruma sağlamak sayılabilir.

Gerçekleştirilen çalışmalar sonucunda C vitamininin stres nedeniyle bağışıklık sistemi zayıflamış olan bireyler için yararlı olduğunu görülmüştür. Alkol kullananların, sigara içenlerin ve obez bireylerin vücutlarında en hızlı tükenen besin maddelerinden birisi olduğu için genel sağlık ölçümünde önemli bir kriter olarak görülür.

Vücudunda düşük oranda C vitamini bulunan bireyler ile karşılaştırıldığında yüksek oranda C vitamini bulunan bireylerin inme (felç) riski ile daha düşük oranlarda olduğu gözlemlenmiştir. C vitamini vücudun hem içindeki hem de dışındaki hücreleri etkilediği için cilt kuruluğu ve yaşlanmaya karşı olumlu etkileri olduğu düşünülmektedir.

C vitamini eksikliği nispeten nadir karşılaşılan bir durumdur ve yetersiz beslenen yetişkinlerde daha yaygın olarak görülür. Buna bağlı olarak bazı kanser türleri ve sindirim sistemi rahatsızlıklarının C vitamini eksikliğine karşı daha duyarlı olabileceği ihtimali üzerinde durulmaktadır.


Ağır C vitamini eksikliği görülen bireylerde anemi (kansızlık), diş eti kanaması, ciltte morarma gibi durumlar görülebilir. Bazı durumlarda ise yara iyileşmesinde yavaşlama ile tanımlanan, iskorbüt adı verilen bir hastalığın ortaya çıkabileceği görülmüştür.

Meyve ve sebze açısından zengin bir diyet ile beslenmenin meme, kolon ve akciğer kanserleri gibi birçok kanser türünün ortaya çıkması riskinin azaldığı düşünülmektedir. Ancak bu koruyucu etkilerin doğrudan gıdada bulunan C vitamini ile ilişkili olup olmadığı açık değildir.

Bunun yerine meyve ve sebzeler ile sağlıklı beslenmenin bu etkiye yol açtığı kanısı tıp uzmanlarınca daha yaygın bir şekilde kabul görmektedir. Aynı zamanda oral C vitamini takviyelerinin doğal beslenme yoluyla alınan C vitamini kadar fayda sağladığı düşünülmemektedir.

Nezle, soğuk algınlığı durumunda ise, ağızdan C vitamini takviyeleri almak soğuk algınlığını engellemez. Bununla birlikte, düzenli olarak C vitamini takviyesi alan bireylerde soğuk algınlığı görüldüğünde, hastalığın daha kısa süre devam ettiği ve hastalığın seyri boyunca ortaya çıkan semptomların daha az şiddetli olduğunu gösteren bazı kanıtlar vardır.

Ancak soğuk algınlığı başladıktan sonra C vitamini takviyesine başlamak bu tür hastalıklara karşı bir fayda sağlamamaktadır.

C vitamini takviyelerinin diğer vitaminler ve minerallerle birlikte alınmasının, yaşa bağlı makula dejenerasyonunun ya da diğer adıyla sarı nokta hastalığının daha ağır bir hal almasına karşı önleyici etkileri olduğu gözlemlenmiştir. Buna ek olarak beslenmeleri esnasında daha yüksek C vitamini tüketen bireylerin katarakt geliştirme riskinin daha düşük olduğu görülmüştür.

Günlük C Vitamini İhtiyacı Nasıl Karşılanır?

C vitamini en yaygın olarak narenciye ürünleri, çeşitli meyveler ve sebzelerde bulunur. Bunun yanı sıra kapsül halinde ve çiğnenebilir tabletler şeklinde ağızdan alınan takviyeler halinde de C vitamini almak mümkündür.

Ancak tıp uzmanları antioksidan özellikleri için alınan takviye C vitamininin gıdalarda doğal olarak bulunan antioksidanlarla aynı derecede fayda sağlamadığını düşünmektedir.

Suda çözünen vitaminlerin vücut içinde sağlıklı seviyelerde bulunmasını sağlamak için bu tür vitaminlere diyette sürekli olarak yer verilmelidir. C vitamini açısından zengin meyve ve sebzelerin uygun olanları iyice temizledikten sonra çiğ olarak yemek, kalanlarını da mümkün olduğu kadar az suyla pişirmek, suda çözünür vitaminlerin bir kısmının pişirme suyunda kaybolmasını engelleyecektir.

Bireyler için normal beslenme yoluyla günlük alınması tavsiye edilen C vitamini miktarları aşağıda verilmiştir. Ancak bu miktarlara göre diyet belirlemeden önce doktora başvurulması tavsiye edilir.

  • 0 ila 6 ay arası çocuklar: günde 40 miligram

  • 7 ila 12 ay arası çocuklar: günde 50 miligram

  • 1 ila 3 yaş arası çocuklar: günde 15 miligram

  • 4 ila 8 yaş arası çocuklar: günde 25 miligram

  • 9 ila 13 yaş arası çocuklar: günde 45 miligram

  • 14 ila 18 yaş arası kadınlar: günde 65 miligram

  • 14 ila 18 yaş arası erkekler: günde 75 miligram

  • 19 yaş ve üzeri kadınlar: günde 75 miligram

  • 19 yaş ve üzeri erkekler: günde 90 miligram

  • Hamile kadınlar: günde 80/85 miligram

  • Emziren kadınlar: günde 115/120 miligram

C Vitamini Hangi Besinlerde Bulunur?

Yapılan araştırmalara göre C vitamini açısından en zengin yiyeceklerin narenciye ürünleri, yeşilbiber, çilek, domates, brokoli, patates ve tatlı patates olduğu görülmüştür.

Zengin C vitamini kaynakları arasında aynı zamanda koyu yapraklı yeşillikler, kavun, papaya, mango, karpuz, Brüksel lahanası, karnabahar, lahana, kırmızıbiber, ahududu, yaban mersini, kış kabağı ve ananas bulunduğu bilinmektedir.


Çeşitli besinlerde bulunan ortalama C vitamini miktarı aşağıda verilmiştir.

  • 1 büyük dilim kavun: 59 mg (miligram)

  • 1 adet orta boy kivi: 70 mg

  • 1 adet orta boy portakal: 90 mg

  • 1 bardak domates suyu: 33 mg.

  • 1 bardak portakal suyu: 97 mg

  • 1 porsiyon pişmiş brokoli: 74 mg

  • 1/2 porsiyon (bardak) kırmızı biber, çiğ: 95 mg

  • 1/2 porsiyon (bardak) kırmızı lahana: 40 mg

  • 1/2 porsiyon (bardak) yeşil biber: 60 mg

  • 1/2 porsiyon (bardak) çilek: 49 mg

  • 1/2 porsiyon (bardak) pişmiş brüksel lahanası: 48 mg


Nasıl Daha Fazla C Vitamini Alınır?

C Vitamininin vücuda beslenme yoluyla doğal olarak alınması tercih edilmelidir. Bireylerin C vitamini içeren meyve ve sebzeleri günlük beslenmelerine daha fazla dahil etmesi için çeşitli yöntemler mevcuttur.

Örnek verilmesi gerekirse çorba ve köfte tariflerine püre haline getirilmiş veya rendelenmiş sebzeler eklenebilir, ya da kek tariflerine aynı şekilde hazırlanmış meyve eklemek mümkündür.

Hızlı bir atıştırmalık olması için önceden kesilmiş meyve ve sebzeleri hazır bir şekilde tutmak faydalı olabilir. Tüm sandviç ve dürüm türlerine marul, domates ve rendelenmiş brokoli ya da lahana eklenebilir. Şekerli içecekler yerine öğün arası içecek olarak bir bardak sebze suyu tercih edilebilir.

C Vitamini Takviyeleri


C vitamini takviyeleri, günlük sınır aşılmayacak şekilde alındığında güvenlidir. Genel olarak, yetişkin bir birey için günde toplam 85 ila 120 miligram arasında alınması yeterli kabul edilir. Ancak özellikle C vitamini eksikliği teşhisi konan kişiler, kan seviyeleri normale dönene kadar günde 100 ila 200 miligram almalıdır.


Bunun için C vitamini takviyelerini kullanmak mümkündür. Vitamin takviyeleri tabletler, kapsüller, çiğneme tabletleri, sakızlar ve efervesan tozlar ve tabletler olarak mevcuttur. Bu yöntemlerden herhangi birisi diğerinden daha etkili değildir.

C vitamini kan şekerini de yükseltebilir bu yüzden diyabet durumunda dikkatli kullanılmalıdır. Diyabet sorunu olan ileri yaştaki kadınlarda günde 300 mg üzerinde C vitamini alınması kalp hastalıklarından dolayı ölüm riskini artırır.

C vitamini vücuttan östrojen atılımını yavaşlatabilir. C vitaminini östrojen veya östrojen bazlı kontraseptiflerle aynı anda almak hormonal yan etki riskini artırabilir.

C vitamini takviyeleri ayrıca bazı kemoterapi ilaçlarını daha az etkili hale getirebilir. Bu tür etkileşimleri önlemek için C vitamini takviyelerinin kullanılan ilaçlar üzerinde bir etkisi olup olmayacağına dair doktora danışmak gereklidir.

ÇİNKO


Çinko, insan sağlığı için çok faydalı bir mineraldir. Metabolizma, sindirim ve sinir sistemini yöneten 300’den fazla enzimin etkiler. Çocukluk, ergenlik ve gebelik döneminde gelişmeyi destekleyen minerallerin başında gelir. Ayrıca bağışıklık sistemini destekler, cilt sağlığı, DNA sentezi ve protein üretimi için gereklidir. Çinko eksikliği boy kısalığı, tat ve koku alma duyularında sorunlar oluşmasına neden olur. İnsan vücudu çinkoyu depolayamadığı için ihtiyaç duyulan miktarın düzenli olarak alınması gerekir. Çinko seviyesinin korunması için erişkinlerin günde ortalama 8 ile 11 mg arasında alması gerekir.


Çinko, insan sağlığı için oldukça faydalı bir elementtir, bu nedenle düzenli alınması önerilir. Çinko içeren besinler arasında kırmızı et, deniz ürünleri, kuruyemiş, ıspanak, mantar, bamya ve yeşil mercimek bulunmaktadır. Soğuk algınlığına karşı koruyucudur. Bu nedenle pek çok vitamin ve pastil içerisinde kullanılır. Kışın yeterli çinko almak soğuk algınlığına karşı çok iyi korur.

Ergenlik ve sonrasında vücudun ihtiyacı olan çinkonun karşılanmaması, zaman içerisinde görme kaybına yol açabilmektedir. Gözün görme fonksiyonunun sağlıklı olarak devam etmesi için sağlıklı beslenme ve çinko alımı büyük bir öneme sahiptir.


Kronik yorgunluk

Kişinin kendini sürekli olarak yorgun ve halsiz hissetmesi çoğu zaman çalışma koşulları ve uyku düzensizlikleri ile bağdaştırılır. Ancak vücudun kendini yorgun hissetmesi, kimi zaman gerekli besin maddelerinin yeterince alınmaması nedeniyle de olabilir.

Bu minerallerin en önemlisi ise çinkodur ve vücuttaki değerleri düştüğünde kronik yorgunluğa neden olabilir. Vücut için enerji ve zindelik kazandıran çinkonun, gerekli olan günlük miktarının alınması çok önemlidir.


Çinkonun eksikliği bağışıklık sistemini çok olumsuz etkileyebilmektedir. Bu durum immün sistemin vücudu yabancı ve zararlı etkenlerden korumasını engellemekte ve kişinin daha kolay hastalanmasına neden olmaktadır. Vücudun hastalıklara ve mikroplara karşı korunması için bu sistemin düzenli olarak çalışması şarttır. Hafif ve orta dereceli eksik ise makrofaj ve nötrofil işlemleri üzerinde olumsuz etki yaratmaktadır.

Makrofaj ve nötrofil, bağışıklığın korunması için çalışan sistemler olarak vücudu korumaktadır. Hastalıklardan korunmak için düzenli olarak çinko içeren besinler tüketmek, eğer doğal olarak alınamıyorsa takviye olarak tüketilmesi önerilmektedir.


Yara iyileşmesini hızlandırır

Cilt ve mukoza zarlarının korunmasında etkin bir rol alır. Kronik hastalıkları olan kişiler, düşük çinko seviyesine sahiptir. Bu kişilerde hastalıklara bağlı oluşan yaralar da çinko eksikliği nedeni ile daha hızlı gelişir. Yara iyileşmesini hızlandırdığı için yara tedavisine destek için takviye olarak önerilir.


İshalden korunmayı sağlar

Çinko eksikliği, çocuklarda ishal problemine neden olan enfeksiyonların artmasına neden olabilmektedir. Bağışıklık sistemini oluşturan fonksiyonların, çinkonun eksikliği ile azalması, özellikle çocuklarda ishale yol açmaktadır.

Yapılan çalışmalar, bu eksikliğe bağlı olarak gelişen ishalin Güneydoğu Asya, Hindistan, Afrika ve Güney Amerika’da oldukça yaygın olduğu ve çocuk ölümlerine neden olduğunu göstermiştir. Bu nedenle ishal riskine karşı çinko desteği önem arz etmektedir. Ayrıca doktorlar gerekli gördüklerinde sık ishal geçiren çocuklara takviye verebilmektedir.


Çinko eksikliği saç dökülmesine neden olur

Kadın ve erkeklerde meydana gelen saç dökülmeleri, ergenlik ve yetişkinlik döneminde yaygın olarak görülebilmektedir. Yapılan araştırmalar, saç dökülmesinin ilk nedenini sağlıksız beslenme ve mineral eksikliği olduğunu göstermiştir. Çinko, saç köklerini güçlendiren çok önemli bir mineraldir. Her gün düzenli olarak tüketilen çinko içerikli besinler, beklenmeyen saç dökülmelerini azaltmakta ve engellemektedir.


Çinkonun cilt sağlığına etkisi

Çinkonun, dokuların yenilenmesi ve yaraların iyileşmesi üzerindeki etkileri ile cilt sağlığını koruyan önemli bir mineral olduğu bilinmektedir. Ciltte meydana gelen akne, sivilce, alerji ve yaralar, bu element ile azalmakta ve yok olmaktadır. Cilt problemlerini önlemek için sağlıklı beslenme büyük önem taşımaktadır. Beslenme içerisine eklenen kırmızı et, deniz ürünü ve sebzeler de cildin kendini koruması ve yenilemesini desteklemektedir.

Çinko da günlük olarak alınması gereken minerallerden biridir. Ancak her yaş grubu ve cinsiyete göre bu miktar değişmektedir.

Günlük alınması gereken çinko miktarı

  • 0-6 aylık bebeklerde 2 mg

  • 7-12 aylık bebeklerde 3 mg

  • 1-3 yaş aralığındaki çocuklar için 3 mg

  • 4-8 yaş aralığındaki çocuklar için 5 mg

  • 9-13 yaşındaki çocuklar için 8 mg

  • 14-18 yaş aralığındaki kadınların 9 mg, erkeklerin 11 mg

  • 19 yaş üzerindeki kadınların 8 mg, erkeklerin 11 mg

  • Hamilelik döneminde 12 mg’dır.

Çinko eksikliğinin riskleri

Çinko eksikliği, beslenme ve yaşam alışkanlıklarına göre meydana gelmektedir. Bazı bireyler, sahip oldukları alışkanlıklara ve durumlara bağlı olarak çinko eksikliği yaşayabilmektedir. Çinko eksikliğinin başlıca nedenleri şunlardır: Alkol Kullanan kişilerin çoğu, çinko eksikliği yaşamaktadır. Nedeni ise alkolün, çinkonun vücutta işlenme sürecini olumsuz etkilemesidir.

  • Vejetaryen olan bireyler, kırmızı et ve deniz ürünlerinden uzak kaldığı için vücut gerekli olan çinkoyu alamamaktadır. Bu nedenle çinko içeriği bulunan sebzeler bol miktarda tüketilmelidir.

  • Demir takviyesi; Yüksek demir, çinko emilimini baskılamaktadır. Demir taksiyesi alan kişilerinde yeterli çinko emilim sağlamaması nedeni ile eksiklik olur

  • Orak hücre hastalığı; Kalıtsal bir kan hastalığı olan orak hücre hastalığı, çinko eksikliğine neden olan durumlardan biridir.

  • Gastrointestinal hastalıklar; Reflü, gastrit, mide ülseri ve kanamaları, ishal, hazımsızlık gibi hastalıklar, çinko eksikliğini meydana getirmektedir.


Çinko eksikliğinin belirtileri

  • Vücuttaki yaraların yavaş iyileşmesi

  • Saç dökülmeleri

  • Kronik yorgunluk

  • Sürekli ishal problemi

  • Tırnaklarda oluşan beyaz noktalar

  • Büyüme ve gelişme yavaşlığı

  • Yaşa bağlı ortaya çıkan görme kaybı (Makula Dejenerasyonu)

  • Zayıf bağışıklık sistemi

  • Tat ve koku duyularının bozulması

  • Anemi hastalığı

  • Akne ve sivilce oluşumu

  • Cilt kuruluğu



26 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page